Yasal Bilgiler
Sigortacılığa ilişkin tüm yasal bilgilendirmelere buradan ulaşabilirsin
Yanlış Sigorta Uygulamaları Bilgilendirmesi
T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan “Yanlış Sigorta Uygulamalarının Tespiti, Bildirimi, Kaydı ve Bu Uygulamalarla Mücadele Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik ve Yanlış Sigorta Uygulamalarına İlişkin Genelge (2017/12)” kapsamında Sigortalı/Sigorta Ettiren/Lehtar/Hak Sahibi sıfatını haiz olduğunuz sigorta ilişkisinde tarafınıza ya da üçüncü şahıslara haksız menfaat sağlamaya yönelik herhangi bir eyleme sebebiyet vermeniz durumunda, tazminatı alamama veya eksik alma halleri ortaya çıkabilecek ve hakkınızda Türk Ceza Kanunu ile 30 Nisan 2011 tarih ve 27920 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yanlış Sigorta Uygulamalarının Tespiti, Bildirimi, Kaydı ve Bu Uygulamalarla Mücadele Usül ve Esasları Hakkında Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde işlem tesis edilecektir.
Vergi Uygulamaları
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun “Sigorta Sözleşmeleri” başlıklı 11/3 maddesi; “Sigorta şirketleri ve sigorta acenteleri tarafından, gerek sözleşmenin kurulması gerekse sözleşmenin devamı sırasında sigorta ettiren, lehdar ve sigortalıya yapılacak bilgilendirmeye ilişkin hususlar yönetmelikle düzenlenir.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu madde kapsamında Sigorta Sözleşmelerinde Bilgilendirmeye İlişkin Yönetmelik yayınlanmış olup Yönetmeliğin 13. maddesinde, internet sitesi kurulma zorunluluğu belirtilmiştir. İlgili madde kapsamında internet sitesi aracılığıyla kamuoyunun bilgisine sunulması gereken asgari içeriğe yer verilmiştir. “Vergi uygulamalarına ilişkin bilgiler” de Yönetmelik kapsamında internet sitesinde verilmesi gereken zorunlu bilgiler arasında yer almaktadır. Sigortacılık işlemlerinde sigorta poliçeleri üzerinde yer alan ve prim hesabında dikkate alınması gereken vergiler ve fonlar aşağıda kısaca açıklanmıştır.
Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi (BSMV)
6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu’nun (Kanun) 28. maddesinde BSMV düzenlenmiş olup “Banka ve sigorta şirketlerinin 10.06.1985 tarihli ve 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanununa göre yaptıkları işlemler hariç olmak üzere, her ne şekilde olursa olsun yapmış oldukları bütün muameleler dolayısıyla kendi lehlerine her ne nam ile olursa olsun nakden veya hesaben aldıkları paralar banka ve sigorta muameleleri vergisine tabidir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Kanun’un 29. maddesinde BSMV'den istisna edilen işlemlere yer verilmiş olup sigortacılık işlemlerine yönelik önemli istisna hükümleri tanımlanmıştır:
- Bankaların, bankerlerin ve sigorta şirketlerinin sermayelerine iştirak ettikleri banka, banker ve sigorta şirketlerinin bu kanuna göre banka ve sigorta muameleleri vergisine tabi muamelelerden mütevellit karlar,
- Hayat sigorta (hayat sigortalarında ferdi kaza, hastalık sonucu maluliyet ve tehlikeli hastalıklar teminatlarının da ek teminat olarak verildiği sözleşmeler dahil) poliçeleri üzerinden alınan paralar,
- Sağlık sigorta poliçeleri üzerinden alınan paralar,
- İhracata ait nakliyat sigorta poliçeleri üzerinden alınan paralar,
- Mükerrer sigorta muameleleri ile retrosesyon muameleleri dolayısıyla alınan prim, komisyon vesair paralar,
- Biçilmemiş veya toplanmamış her türlü tarım mahsulleriyle tarım hayvanları için akdolunan zirai sigortalar dolayısıyla alınan paralar,
- Nükleer rizikolara karşı yapılan sigortalar dolayısıyla alınan paralar,
- Bankalar, sigorta şirketleri, emeklilik şirketleri ve ipotek finansmanı kuruluşlarının kuruluşlarında veya sermayelerini artırdıkları sırada çıkardıkları hisse senetlerinin itibari değerlerinin üzerinde elden çıkarılması sonucu kendi lehlerine kalan paralar.
Ek olarak, 587 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5. maddesi ile zorunlu deprem sigortası primi her türlü vergi, resim ve harçtan muaf tutulmuştur. Sigorta aracıları tarafından yapılan sigorta işlemlerinde de verginin mükellefi sigorta şirketleridir. Kanun’un 31. maddesinde, “Sigorta işlemlerinde verginin matrahı, bu işlem dolayısıyla poliçede yer alan prim tutarıdır. Prim tutarının hesabında, sigorta işlemi dolayısıyla komisyon ve benzeri adlarla sigorta aracılarına yapılan ödemeler indirim konusu yapılamaz. Vergi matrahından gider ve vergi adı altında indirim yapılamaz. Bu kanunla alınan banka ve sigorta muameleleri vergisi matraha dahil edilmez.” şeklinde belirtilmiştir. Kanun’un 33. maddesi ile vergi oranı tespit edilmiş olmakla birlikte, sigorta işlemleri için vergi oranını %5 olarak belirlemiştir (01.09.1998 Tarih ve 98/11591 No’lu Bakanlar Kurulu Kararı).
Yangın Sigorta Vergisi
Yangın Sigorta Vergisiyle ilgili hükümler, 2464 Sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 40. maddesinde; “Belediye sınırları ve mücavir alanlar içindeki menkul ve gayrimenkul mallar için yapılan yangın sigortaları dolayısıyla alınan primler; Yangın Sigortası Vergisine tabidir.” şeklinde düzenlenmiştir. Yangın sigortası vergisinin mükellefi sigorta şirketleridir.
Yangın Sigorta Vergisi’nin matrahı, yapılan yangın sigorta muameleleri nedeniyle alınan primlerin tutarı olup, tespit olunan matrah üzerinden ödenecek Yangın Sigorta Vergisi nispeti % 10’dur.
Güvence Hesabı
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesiyle oluşturulan Güvence Hesabı, 26.7.2007 tarih ve 26594 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Güvence Hesabı Yönetmeliği” ile düzenlenmiştir. Buna göre Hesabın gelirleri şunlardır:
- Her yıl sigorta şirketlerinin zorunlu sigortalar için tahsil ettikleri toplam safi primlerin yüzde biri oranındaki katılma payları
- Zorunlu sigorta yaptıranların safi primlerinin yüzde ikisi oranında sigorta şirketine ayrıca ödeyecekleri katılma payları
- Rücu yoluyla sağlanan kaynaklar
- Yatırım gelirleri
- Diğer gelirler
Ücretli Çalışanların Vergi Avantajı
Ücretlinin kendisine, eşine ve/veya küçük çocuklarına ait olarak ödemiş olduğu şahıs sigorta primlerinin ücretin gayrisafi tutarından indirilebilmesi için; sigorta şirketinin Türkiye’de kurulu ve merkezinin Türkiye’de olması, sigorta sözleşmesinin bu nitelikteki şirketlerle yapılması sigorta priminin ödenmiş olduğunun, sigorta şirketi tarafından verilen fatura veya makbuzla belgelendirilmesi, gerekmektedir.
İndirim konusu yapılacak prim, aidat ve katkıların toplamı, ödendiği ayda elde edilen ücretin %10’unu (şahıs sigorta poliçeleri için ödenen primlerde, ödendiği ayda elde edilen ücretin %5’ini) ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamaz.
İndirim konusu yapılacak prim ve aidatların ödendiği ayda elde edilen ücretin % 5′ini aşmaması, İndirim konusu yapılacak prim ve aidatların yıllık toplam tutarının, asgari ücretin yıllık brüt tutarını aşmaması, koşuluyla, ücretlilerin vergi matrahlarının hesaplanmasında, indirim konusu yapılabilecektir. İndirim konusu yapılacak prim tutarının tespitinde esas alınacak ücret işveren tarafından çalışana hizmeti karşılığında ödenen aylık (maaş), prim, ikramiye, sosyal yardımlar ve zamlar gibi sürekli nitelikteki ödemelerin brüt tutarlarının toplamı olacaktır. Gider karşılığı olarak ödenen tutarlar (yapılan gerçek bir giderin karşılığı olsun olmasın) dikkate alınmayacaktır.
Bir takvim yılı içerisinde ödenen şahıs sigorta primleri ile ilgili olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamama koşulu bulunmakta olup, asgari ücret karşılaştırması yıllık bazda yapılacaktır. Bu nedenle yıl içinde asgari ücret tutarında meydana gelebilecek değişiklikler, indirim yapılacak tutarların hesabında dikkate alınacaktır.
Kurumsal Sigortalarda Vergi Avantajı
Kurumlar çalışanları adına ödedikleri primleri belirli oranlar dâhilinde ticari kazancın tespitinde doğrudan gider yazılabilir. İşveren tarafından çalışan adına ödenen primleri, ödendiği ayda elde edilen brüt ücretin %15’ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık toplamını geçmemek kaydıyla gider yazılarak vergi matrahından düşülebilir.
Sigorta Şirketlerinin Kurumlar Vergisi Mükellefiyeti
5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 1. maddesinde sayılan “Sermaye Şirketleri, Kooperatifler, İktisadi Kamu Kuruluşları, Dernek veya Vakıflara Ait İktisadi İşletmeler ve İş Ortaklıkları” kazançları, kurumlar vergisine tabi olduğu belirtilmiştir. Sigorta şirketleri, bu özellikleri itibariyle Kurumlar Vergisi Kanunu ve ilgili tüm yasal düzenlemelere uymak zorundadırlar.